Efendim çarşambayı perşembeye bağlayan gece, Yaprak Dökümü'nü izledikten ve bitirdikten bir saat sonra yatağıma uzandım ama ne fayda? Uyumak ne mümkün? Bir baktım 3 hafta olmuş sabahın yedisinde yatıp aynı gün öğleden sonra üç gibi uyanıyorum. Yok dedim bu böyle olmaz. Yatağın içinde debelenip durmaktansa gittim salona televizyonu açtım. Kanallar arası gezerken Unutulmaz'ın jeneriğine denk geldim. Gece tekrarı başlıyor belli, saat tam olarak 03.15. Zamanında bu blogta diziye baya giydirmiştim ama Atv'nin yazdan sonra devam eden tek işi olduğunu görünce vardır benim anlayamadığım bir kerameti diyerek izleyim dedim.
Kaza sahnesi ile açıldı dizi ve 13. Bölüm başladı. Kazadan sonraki kısım tam anlamıyla saçmalıktı. 90 dakika civarında devam eden dizinin ilk 40 dakikası boyunca Eda ve Harun'un yeri tespit edilemedi. Eda'nın telefondaki gerizekalı replikleri de cabası, bir "Ankara yolundayız" diyemedi. Gün ortası yapılan kazadan sonra bizim elemanlara anca gece ulaşıldı. Senaryodaki saçmalıkları, sündürme çabalarını bir yana bırakarak beğendiğim bir iki detayından bahsedeyim, kadroda tecrübeli oyuncular mevcut, Aliye Uzunatağan, Ahmet Uz, Deniz Gökçer ve Fikret Hakan gibi. Bir de Tolga rolündeki Buğra Gülsoy eğer ki kendi sesiyle oynuyorsa genç kadrodaki en başarılı isim, tartışmasız. Dizinin müzikleri berbat. Kıraç 3-5 melodiyi yan yana diziyor dizi melodisi diye milleti kekliyorlar. Sinem Öztufan doğum nedeniyle aldığı kiloların bir kısmını vermeyi başarmış ilk bölümlere göre daha iyi görünüyor. Serhan Yavaş geçenlerde "Son on yıldır bu kalitede yaz dizisi yapılmadı" demiş bir dergiye, kendisine "hadi canım" diyorum ;)
Neyse dizi senaryosunun dandikliğine uygun bir noktada 13. Bölümü bitirince bir müddet düşündüm ve sonunda uyku sorunum için okuldaki PDRAM'a (Psikolojik Danışmanlık, Rehberlik ve Araştırma Merkezi) gitmeye karar verdim. Ama son zamanlardaki uykusuzluk sorunum mu yoksa izlediğim dizilerin dandikliği mi bunda ana etken oldu, kestiremiyorum ;)
Psikolog maceram diğer bir postama kalsın bari, Unutulmaz Y.Dökümü karşısında dökülmeden her iki kategoride de 4. olarak beni şaşırtmaya devam ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder