20 Ekim 2009 Salı

Ezel Casper'a dönüşürse ;)


4. Bölüm bana ilk 3 Bölüm kadar güzel gelmedi. Beğendim izledim ama izlerken de kafamda kocaman soru işaretleri döndü dolaştı.


**Birincisi, Ömer Eyşan'ın verdiği ifadenin sonucunda hapsi boyladı. Ağırlaştırılmış müebbet cezası yedi. Sonrasında ne oldu? Eyşan Cengiz'le evlendi. Güya çocukları oldu. Peki nedir bu Mümtaz Bey ve Mert'in Cengiz'e oğlumsun, abimsin, paşamsın tavırları? Dolaylı yoldan da olsa (ki onlar direkt etkileri bilmiyorlar) Eyşan Ömer'i hapse göndererek ölümüne sebep oldu, eee nedir bu kadınla evlenmiş güya Ömer'in can dostuna karşı yakınlık??


**İkincisi, sene 2005. Cengiz'le Eyşan'ın sevişesi gelmiş. (Onlar formaliteden evli diyenleri sevgiyle selamlıyorum. Cansu Dere'nin kural koymuş hali buysa kuralsız halini düşünemiyorum ) Bunu hangi insan evladı pencere önünde perdeyi çekmeden yapmaya koyulur? Hadi bunlar çekinmez çevreden diyelim, Ezel görüp iyiden sinirlensin silahı onlara doğrultsun diye yapılmış bir sahne olsun. E peki fiyatı nerden baksanız 1 milyon dolar eden dubleks villada yaşayan bu kumarhaneler patronu ve patroniçesini koruyacak bir güvenlik elemanı, bekçisi, köpeği, kamerası, falanı fistanı yok mudur? Ezel camdan, duvardan Casper falan mı olup girip villaya onlara silah dayadı? Çok zorlama geldi bana o sahne çok.


Gelelim diğer yakaladıklarıma. Açıkçası lastik değiştirme sahnesini beğendim. Ezel'in kontrolünü yitirip Cengiz'in kafasını dağıtacak duruma gelmesi güzel kurgulanmış bir sahneydi çok klişe olsa da. Son anda çalan telefona kadar her şey klişeydi ama biraz adrenalin kattı güzel oldu.Meliha hanımın tüm sahnelerini beğendim. Ezel'in annesine olan bakışını gözyaşlarını beğendim.Ezel'in yardımcılarının sahnelerini sevdim. Özellikle de Şebnem'in doktoru oyalama çabaları çok keyifliydi.


En şaşırdığım Cengiz'in Can'ı kendi oğlu sanıp Eyşan'dan yeni bir bebek istediği sahne oldu. Ne tuhaf Eyşan için şeytanı alt ederim diyebilen adam Eyşan'ın "Bu bebek senden" masalına inanmış gibi görünüyor. Ya da Eyşan o kadar şeytani ki, Cengiz'i bile alt ediyor mesajı verildi senaristler tarafından. Ki kadını bu denli şeytan yansıtmaları çok korkutucu.

6 Ekim 2009 Salı

Ezel, ezdi geçti ;)


İlk hafta AB grubunda elde ettikleri 7.72 reytingi az bulmuştum, ikinci bölüm dizi tam anlamıyla uçuşa geçti, AB grubunda 16.42 reyting ve 38.89 share aldı, totalde de 13.52 reyting ve 34.61 share aldı. Bu başarılı sonuçlar Show TV'nin yüzünü güldürdü. Ezel şu anda en çok izlenen dizilerden. Yaprak Dökümü, Aşk-ı Memnu, Kurtlar Vadisi Pusu ve Hanımın Çiftliği ile beraber altın beşteler. Görünen o ki, dizilerde TMC'nin hükümranlığı sona ermiş, son 3 sezondur Ay Yapım almış başını gidiyor. Altın beşteki üç dizi onlara ait. Hani şu anda kimin yerinde ol diye sorsalar tamamen duygusal nedenlerden Kerem Çatay'ın yerinde olmak isterdim. Haftanın 3 günü 20 ile 23 arasını onun dizileri zaptediyor çünkü.


Ezel'le devam edelim. Akşamki postumda da dediğim gibi, kadro çok başarılı, çekim kalitesi yüksek, ana castın en zayıf halkası gibi gözüken Cansu Dere bile kendinden beklenmeyecek kadar iyi. Erkek oyuncu kadrosu zaten çok başarılı. İyi oyuncu seçmenin, iyi bir yönetmene diziyi emanet etmenin meyvesini topluyorlar. Senaryo mantık hataları barındırsa da (koca kumarhaneyi tek bir bekçinin beklemesi gibi, ya da başka bekçi varsa da silah sesinden sonra ortaya çıkmaması gibi) flashbackler çok güzel, bilgi aktarımı içeren bu tarz flashbacki çok severim, akşamki bölümde de 1987'ye kadar gittik, 1995 ve 1997'de vardı tabii. Ezel en azından belli bir çıtanın üzerine çıkmaya çalışıyor kalitesiyle, emeği geçenlerin emeğine sağlık.


Ezel sıralamada ilk basamakta hatırı sayılır bir oran elde edince totalin yıllardır şampiyonu olan Arka Sokaklar 2. sıraya inmiş. Elveda Rumeli'nin 8. sıraya kadar gerilemesi üzücü, tadında bırakmamanın sonucu bu belki de, total grubunda Ezel hasebiyle kaçırdığım Kapalıçarşı da 11. olmuş. Sevdiğim bir ekran yüzü olan Serhat Tutumluer ve yine çok sevdiğim Başak Köklükaya'nın başrolünde oynadığı Kül ve Ateş 23. Son Bahar ise 24. olmuşlar. Star bir süre daha sabreder gibi duruyor, atv olsa dizilerin bileti kesilmişti.


AB grubunda tablo biraz daha farklı aslında. Totalde alt sıralarda kalan Kapalıçarşı AB'de 3. sıraya yerleşmiş. Gaye Boralıoğlu ve Neşe Şen'in tüm dizileri AB'ye hitap ediyor zaten. Arka Sokaklar 4., Elveda Rumeli 6., Son Bahar 12., Kül ve Ateş de 13. olmuşlar.


Hazır Ay Yapım'dan başlamışken, Yaprak Dökümü'ne de değinmemek olmaz. Dizi don lastiği kıvamında uzadıkça uzadı ama halen daha ekrandaki pek çok işten iyi duruyor. Pek çok dizinin ilk sezonda çozuttuğu düşünülürse 4. sezondaki bir dizi için yine de iyi sayılır ve izlenirliği de sürüyor. Özeti okudum Ferhunde yine entrika çevirecekmiş, kendisinin dünyanın hakimiyetini ele geçirmesini bekliyorum artık, yanlış anlaşılmasın Ferhunde'yi çok severim ama bazen dizideki entrika kurgusu hakikaten rahatsız edici bir boyuta geliyor.


Aşk-ı Memnu'da Bihter & Behlül aşkını "aklama" yolunu seçen senaristler, 40 yıllık pardon 40 bölümlük Edinan Bey'ciğimi salon adamı çizgisinden saptırıp tecavüzcü coşkun mode: on formatına sokmuşlardı. Gene de netteki tepkileri yumuşatamamış olacaklar ki Bihter bedevisi bu hafta da kaza geçirecek. Söyleyim Bihter ölmez. Sadece vah vah zavallı Bihter dememiz için kurgulanmış bir sahne daha.


Bu Kalp Seni Unutur mu? 13 Ekim Salı 20.00'a rezerv yaptırmış. Özellikle ele alınan konu çok önemli, izlemeyi düşünüyorum. Tabii vakit bulabilirsem.

Duvarlar Yükselmeden Önce


Bundan bir kaç gün önce yeni diziciğim Ezel için, fellik fellik aranırken, ekşi'de şurda burda ne demişler, sevmişler mi acaba derken birden ekşi'de gördüğüm bir entry sayesinde başlık olarak bu yazıya atmaya uygun bulduğum dizi adı olduğunu öğrendim. Daha şimdiden efsane olacak deniliyor, daha Nefes'i yayına koymamış Süreç Film çekiyor, Nuran Devres yazıyor, başrollerde Meltem Cumbul, Timuçin Esen ve Perran Kutman varmış atv'de yakında yayına girecekmiş. Açıkçası gayet uzun ve akılda kalması zor bir dizi ismi seçmişler tabii değişebilir de adı.


Nuran Devres'i yaşım gereği uzun zamandır tanırım. Tanırım dediysem, çok dizisini izledim çocukluğumdan başlayarak. Kendisi nam-ı diğer entrikalar kraliçesi olsa da belki de zamana ayak uyduramadığından Melekler Adası'ndan sonra uzun soluklu diziler çıkaramadı. (Savcının Karısı 26 Bölüm, Asla Unutma 22 Bölüm, Sahte Prenses 16-17 Bölüm, Yaban Gülü 15 Bölüm sürmüştü, yakına geldikçe dizi ömürleri kısalmış buraya dikkat) Uzun süredir sesi soluğu çıkmayan, entrikalar kraliçesi namını Ece Yörenç ve Melek Gençoğlu'na kaptıran (malum entrikanın kralı onlarda mevcut artık inanmayan bir bölüm Yaprak Dökümü, üstüne Aşk-ı Memnu, üstüne de bir bölüm Dudaktan Kalbe izlesin entrikadan düşüp bayılmazsa bana hak verecektir) sayın Devres uzun süredir bu dizi üzerinde titizlenerek çalışıyormuş. Belki de çok başarılı bir dizi olur bilemiyorum ama son yıllarda yazdığı diziler zamanın çok gerisinde işlerdi.


Timuçin Esen Hırsız-Polis'ten sonra pek gözükmedi etrafta, şarkıcılık yaptı, tiyatrosuna devam etti uzun süre, ekranda ve beyazperdede gözükmedi sabırsızlıkla bekleyen fanları mevcut bakalım bu diziyle geri dönüp bekleyen hayranlarını sevindirecek mi?


Eylül ayı prime time izlenme oranlarında Kanal D coşmuş. Total grubunda açık ara zirvede yer almış (20.70 izlenme payıyla) onu baya bir geriden Show TV takip ediyor (12.30 orana sahip), 3. sırada Atv var 10.70 ile, 4. sırada 9.00 ile Star Tv var 5. sırada ise 7.70 ile Fox TV geliyor. AB de Kanal D coşmuş 22.20 izlenme payı ile birinci olan Kanal D'yi, 12.40 ile Show TV, 10.60 ile Atv, 9.10 ile Star TV, 6.00 ile de Fox TV izlemiş. Bir zamanlar hiç unutmam Atv yöneticilerinden birisi çıkıp biz AB kanalıyız demişti şimdilerde AB grubu da Kanal D'ci oldu. Bir iki ufak kaybı saymazsak Kanal D Eylül 2006'dan beri zirvede, bu da bir kanal için büyük prestij demek oluyor.


Ve gelelim Ezel'e. 2. Bölüm ilk bölümdeki pek çok soruyu cevaba bağlaması açısından önemliydi. Fragmanı (ikinci bölümün ilk fragmanından söz ediyorum) çok beğenmiştim. Sürekli geri dönüşler çok hoşuma gitse de bir yerden sonra bayabilir izleyiciyi diye kaygılanıyorum. Çok çok klişe bir konuyu, güzel bir çekim kalitesi, merak unsuru barındıran bol geriye dönüşlü senaryo ve iyi oyunculukla harmanlamışlar. O yüzden de sıkılmadan izliyorum. En azından dizinin kurgusu mantık hataları da barındırmasına rağmen zekice yapılmış. Ana castın en zayıf halkası gibi duran Cansu Dere bile oldukça iyi gidiyor şimdilik, Salih Kalyon'un ustalığına diyecek lafım yok, çok kötü bir adamı müthiş bir keyifle izlettirebildi bana. Yiğit Özşener'i zaten severim, o da çok iyi, Kenan İmirzalıoğlu bu bölüm çok yoktu ama o da gözüktüğü sahnelerde oldukça başarılı, Barış Falay da gayet tatminkar bir performansa sahip. Bir saatlik özet hastalığına erken yakalandı dizi umarım aldıkları risk reyting olarak geriye döner.


Yazıyı bitirirken de bir Timuçin Esen resmi koyayım dedim, hayranları özlemiştir belki.

4 Ekim 2009 Pazar

Kısa kısa :)

Uçankuş sitesi yeni sezon tam anlamıyla 28 Eylül'de başlıyor demişti. Açıkçası ben de o akşam gelen iki iddialı dizi dengeleri nasıl bozacak diye merakla bekliyordum. Tutacaklarına dair gerekli reytingsel sinyali verdiler, ancak beklediğim deprem etkisi olmadı, en azından ilk bölümde. Ezel AB grubunda ilk sırayı almış, 7.72 reytingle. Başlangıç için gerçekten güzel bir oran ama ben en azından Hanımın Çiftliği kadar izlenir diye düşünüyordum yanıldım. Şov Tivi çok güzel tanıtmıştı çünkü diziyi. Gene de ilk bölümde süper bir patlama yapmasa da diğer Ay Yapım dizileri Yaprak Dökümü ve Aşk-ı Memnu gibi yavaş ama emin adımlarla yükselebilir. Tabii karşısında kemikleşmiş kitleye sahip Arka Sokaklar var (AB'de 3., totalde 1. olmuş), ilk iki sezonun çok altında seyretse de gene de sıralamada fena bir yerde durmayan Elveda Rumeli var (AB Grubunda 4. olmuş, totalde 6.) yine ilk sezonun çok gerisinde bir orana ve sıralamaya sahip olsa da Star için çok da fena bir konumda bulunmayan Son Bahar (AB'de 8., totalde 17. olmuş) var. İkinci kuşak biraz daha sakin, atv'nin yeni iddialı dizisi Kapalıçarşı AB grubunda 2. totalde ise 8. olarak sezonu açmış. Ne kadar da Bıçak Sırtı ve Hırsız-Polis'i andıran bir sıralama diye düşünürken Gaye & Neşe Hanım'ların 3 dizinin de ortak senaristi olduklarını anımsayıp tebessüm ettim. 3 dizi de AB grubunda her daim Total grubundan fazla izlenmişlerdi. Kül ve Ateş de giderek yerini sağlamlaştırıyor, AB'de 5. totalde 11. olmuş.

Salı akşamı, Geniş Aile'nin de bu güne kaymasıyla ilginç bir akşam halini almış. Şöyle ki ilk kuşakta Geniş Aile, Canım Ailem ve Papatyam gibi 3 tane ailecek izlenebilecek, adlarıyla müsemma aile dizisi var artık. Reyting pastasını da aralarında bölüşmüşler. AB grubunda Canım Ailem 2., Geniş Aile 3., Papatyam ise 7. sırayı almışlar. Total grubunda da Geniş Aile 2., Canım Ailem 4., Papatyam 6. olmuşlar. Yüzdelikler de yayında kalmaları için yeterli. Show'un Var mısın Yok musun?'u iki grupta da zirvede yer almış. Yüzdelikleri de gayet yüksek. Fox'un Ömre Bedel dizisi de artık tuttu sayılır çünkü, total grubunda 7. AB grubunda ise 14. olmuş ki, Fox için hayli yüksek bir başarı bu. Kanal D Küçük Kadınlar'ı 22 kuşağına kaydırmış. Bol bol ağlamanın eksik olmadığı dizi, AB grubunda 4. total grubunda ise 3. olmuş yeri gayet sağlam. Atv'nin Kış Masalı ise ilk ondaki gezisine devam ediyor. AB grubunda 6. olan dizi, totalde 11. olmuş. Bakalım Atv ne denli sabırlı olabilecek bu sefer.

Çarşamba akşamını Yaprak Dökümü esir almış, sezonlardır zirvede devam ediyor, bana birisi çıkıp da son izlediğin 123. Bölümde olan kayda değer bir gelişmeyi söyle dese, nasıl yanıt veririm Allah bilir. Haddinden fazla uzadı dizi çünkü, iyi oyunculuklara ve nispeten eli ayağı düzgün senaryoya rağmen. Atv'nin Unutulmaz'ı reyting listesi beni keklemiyorsa bu hafta tam 110 dakika sürmüş. Kim çekmiş kim yazmış kim oynamış bu kadar uzun bir bölümü pes valla. Dizi Y.Dökümü'nün karşısında tutunabilmiş yine de. Başarılı kabul edebileceğimiz reyting ve share yüzdeleri ile totalde 4. AB'de ise 6. olmuş.

Perşembe akşamı dışardaydım, Aşk-ı Memnu'yu cumartesi tekrarından izledim. Tanrı bana acımış olmalı ki, Beren Saat'in ağlama sahnesi geçmişti açtığımda. Firdevs Hanım'ın biraz zeka parıltısı barındıran replikleri, Behlül'ün Bihter'den beklemediğim bir hızda soğumaya başlaması ve iğrenç bir puding sahnesi dışında kayda değer bir şey olmadı bir de Nihal'in gizli "aşk yuvasını" basması var tabii. Dizi geçen hafta her iki kategoride de Kurtlar Vadisi Pusu'ya yenilmişti, bu hafta kendini toparladı, her iki kategoride de ilk sırayı aldı. Kurtlar Vadisi Pusu da her iki kategoride ikinci sırada yer aldı. Atv'nin Parmaklıklar Ardında'sı sezon başındaki reyting sıkıntısını bir nebze de olsa aşmayı başardı, Totalde 5. AB grubunda 8. olmuş iyi bir oranla izlenerek. Kanal D sanırım Bir Bulut Olsam'dan kurtulmaya çalışıyor, yoksa perşembe 2. kuşağa almazdı onu. Salı günü izleniyordu dizi oysa ki, perşembe günü AB'de 6. totalde 9. sıraya düşmüş.

Cuma akşamı Hanımın Çiftliği'ni bölük pörçük olsa da izledim. Mehmet Aslantuğ biraz kilo almış ama halen karizmasını koruyor, ee adam 48 yaşında artık. Hanımın Çiftliği hem AB grubunda hem totalde zirvede yer almış, oranlarında da hissedilir oranda artış gözlemledim. AB grubunda 2. sırayı Melekler Korusun alırken, Adanalı 4., Haneler 6., atv'nin yeni dizisi Aşk Bir Hayal 9. sırayı almış. Total grubu izleyicide Adanalı 2., Aşk Bir Hayal 3., Melekler Korusun 6., Haneler ise 14. olmuş. İlk iki bölümünde 3. sıraya demir atan Balkan Düğünü, 3. haftada başladığı hızlı düşüşe bu hafta da devam etmiş, AB grubunda 12. sıraya kadar düşen dizi, total grubunda ise 23. sıraya kadar düşmüş.

Aslında haftanın geneline bakarsak reyting arenasında çok büyük denge değişikliği olmamış önümüzdeki bir kaç hafta daha belirleyici olacak gibi sanki. Gitmeye yakın gördüğüm işler, Balkan Düğünü ve onun kadar risk altında gözükmese de Haneler ve Bir Bulut Olsam. Bakalım kimler gidecek ve kimler kalacak?

1 Ekim 2009 Perşembe

Yasak Aşkı Meşrulaştırma Çabaları




Yeni sezonda eski performansını senaryo ve oyunculuk açısından bir türlü yakalayamayan Aşk-ı Memnu geçtiğimiz hafta çok kilit bir noktada bitti. Bölüm yayınlanmadan günler öncesinden nete düşen resimlerde salon erkeği Ednan Bey'ciğim sahip olduğu itibarlı çizgisinden bir anda sapıp, tam bir tecavüzcü Coşkun Mode: On halini alıverdi. Kurtlar Vadisi'nin Star TV'de aynı hafta başlayacak olması hasebiyle ilgiyi kendi dizileri üzerine çekme çabasına giren Kanal D ve Ay Yapım'ın resimleri bu yüzden erkenden nete düşürdüğü konuşuluyor çeşitli ortamlarda. Ama maalesef bu taktik işe yaramadı ve yeni sezona reytingsel anlamda hızlı senaryo olarak bayık başlayan Aşk-ı Memnu 2. sıraya düştü hem AB grubunda hem totalde. Son ana kadar Ednan Bey'ciğimin vazgeçmesini bekledim ama sesli fragmandaki Bihter repliklerine ve ağlayışa bakılırsa tecavüz gerçekleşmiş. Böylece senaristler Bihter'in Behlül'le sürekli kaçıp fingirdemesine haklı (!!!) bir kılıf uydurmayı başardılar.




Behlül demişken Kıvanç Tatlıtuğ'da anlam veremediğim bir düşüş var son zamanlarda. Gerek oyunculuk performansı, gerekse imajı dökülmeye başladı. Hele geçen hafta giydirilen kıpkırmızı daracık gay taytına, at kuyruğu saçlarına ve yemyeşil kaşlarına ne desem bilemedim. Bir miktar da kilo mu ne almış sanki?
Fragmanda Beren Saat'in ağlaması fecaat ötesiydi. Son zamanlarda hakkındaki olumlu yorumlarımı geri alıyorum.

Aşk-ı Memnu ile alakalı son havadisi de patlatalım, Nihat Alptuğ Altınkaya, Firdevs'in genç sevgilisi rolüyle arz-ı endam edecek. Menekşe ile Halil, Yaprak Dökümü, Dudaktan Kalbe derken seneye de Ezel'e geçmesini bekliyorum ;)