Hafta içi bir kaç tane yerli diziye göz atayım dedim. Ezel haricinde bu sezon düzenli ya da gününde takip ettiğim dizi yok, biraz bakayım dedim neler olup bitmiş.
Mutlaka biliyorsunuzdur dizi takipçileri, Yaprak Dökümü Ocak'tan da Haziran'a sarktı. Senarist Ece Yörenç dizi roman uyarlaması olmasa 11 sezon daha yazardık falan diye sallama bir beyanatta bulunmuş. İlk 2 sezonda keyifle izlediğim dizi 3. ve 4. sezonlarda sürekli konu tekrarına düşerek vadesini çoktan doldurdu, bitsin artık diye gün sayarken bir de 11 sezon uzaması kabus olurdu.
Gelelim beni daraltan aksiyonlara.
* Yaprak Dökümü'nde Ali Rıza'nın her türlü felaketten sonra "Biz bir aileyiz" diye saçmalaması. Ki aile bireylerinin hayatı Brezilya dizilerinin kahramanlarını aratmıyor.
* Ezel'de Eyşan'ın sürekli "Siz hiç..." le başlayan dış sesi, hesapta vicdan muhasebesi olması gereken duygu sömürüleri. Daha 6. Bölümden baydı.
* Aşk-ı Memnu'da Nihal'in bitmek bilmeyen obsesif düzeydeki Behlül takıntısı.
* Küçük Kadınlar'da kızların başına bölüm başına 3574 felaket gelmesi.
* Yeni yayından kalkan Nefes dizisinde aynı aileden 3 tane adamın aynı kadına aşık olmaları. Naz Elmas hoş bir bayan ama bu kadarı fazla.
* Melekler Korusun'da ana karakter İpek'in sürekli bıy bıy bıy şeklinde konuşması.
Bu liste uzar gider.
13 Kasım 2009 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder